Geçtiğimiz günlerde Kocaeli Kitap Fuarı vardı.
Önceki yıllarda olduğu gibi, yine Kocaeli Kongre Merkezi’nde yapılmıştı. Kocaeli Kongre Merkezi, İzmit Merkez’e yakın olmakla beraber tam olarak merkez lokasyonunda da sayılmazdı. 200 hattından yola çıkarak açıklık getirmek gerekirse, merkezden bir önceki durakta inmek ve daha sonra tramvaya binerek bölgeye ulaşmak mümkündü.
Ancak, bununla beraber, birinci strateji kadar mantıklı olmasa da İzmit Merkez’de inip yan yol üzerinden yürüyerek de bölgeye ulaşım sağlanabiliyordu. Kocaeli Belediyeleri’ni fuarlar konusunda hep iyi bulurum. Öyle ki, davetkar bir tutum gösterir ve yazarlara karşı ilgili davranırlar. Tabii, eksikler ve yetersizlikler illa ki olabilir. Buna itiraz edenler çıkarsa şayet onları da haksız bulmam. Ancak, genel anlamda, organizasyon açısından iyi bir görüntüde Kocaeli. Geçen sene Uyanış Yayınevi bünyesinde katılmış olduğum fuara bu sene bağımsız ve bireysel olarak katılım göstermiştim. Bir günlük hakka dahi kanaat getirir idim.
Ancak, talih o ki, belediye dört günü bize ikram etmişti. Bu bakımdan, Kocaeli Belediyesi’ne de ayrıca teşekkür etmek isterim. Ancak, ne yazık ki, karışık birtakım işler sebebi ile aniden hasıl olan Kuzey Kıbrıs seyahati dolasıyla ilk gün haricindeki günleri kullanma hakkımı engellemişti.
Yalnızca, geçtiğimiz salı günü fuarı görme fırsatım olmuştu. Yaklaşık 8-10 tanıdık yazar ve yayıncı ile ayaküstü selamlaşmıştık. Fuar ortamları, birçoklarının birbirlerini tanıdığı bir kasabayı andırır bu bakımdan. Organizasyonlara daimi olarak katılım gösterenler kalemler, birbirlerini çok zaman tanırlar.
Ki, bunun kadar doğal olan bir şey de yok aslında. Kocaeli Kitap Fuarı’nın organizasyon kalitesi çok iyi olmakla beraber, satış verimi için aynı şeyi söylemeyeceğim. Etrafta, kuru bir kalabalık var gibiydi. Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi de olan Yazar Sevil Kar, geçtiğimiz Kocaeli Kitap Fuarı’nda getirmiş olduğu yüzlerce kitabı tükettiğini ifade ederken, bu seneki fuarda ise hiç satamadığına açıklık getirmişti. Bunda, orta uzunluktaki kitapların dahi 150-250 fiyatlarına çıkması etkili olabilirdi tabii. Ama şu da bir gerçek ki, bu rakamların algı değeri fazla olsa da piyasa değeri pek olmadığından bu fiyatları da çok fazla görmemek gerekirdi aslında. Sevil Kar’ın, yaşadığı tecrübe fuarı özetler gibiydi gerçekten de.
Yegane amacı kitap imzalamak olmayan fuarlarda, başka gayeler de vardı elbette. Sözgelimi, söyleşiler, bunun en güzel örneklerinden birisiydi. Normalde birçok kitap fuarında söyleşiler açık ve dar alanlarda yapılırken, Kocaeli Kitap Fuarı’nda bu durum biraz daha farklıydı. Çeşitli isimleri de olan salonlarda bu konuşmalar düzenleniyordu. Bir Tuzla Kitap Fuarı yahut Sultanbeyli Kitap Fuarı gibi açık alanda konuşma dizaynı söz konusu değildi. Bu farklılık, muhtemelen kombinasyon farkından ve Kocaeli Kitap Fuarı’nın engin ve imkanları fazla olan bir yapıda düzenleniyor olmasından kaynaklanıyordu. İkindi sularında, Basketbol Antrenörü ve Yazar Aytekin Duran’ın söyleşi programı vardı. Kendisi ile karşılaşınca ister istemez söyleşi programına da iştirak ettim. Sanat ve sporun önemini anlatan bir konuşma yapan Duran, enteresan bir kombinasyon üzerinden konuşma ortaya koyuyordu. Nitekim, bilim ve sanat kıyaslaması çokça yapılmasına rağmen sanat ve spor kıyasının yapıldığını görmek pek mümkün olmuyordu. Aslında, bilimin, nispeten daha akademik bir olgu olup mekanla sınırlı olduğu, sanatlar ile sporların ise daha özel sektörün ve piyasaların kontrolünde alanlar olduğu düşünülebilirdi.
Dolasıyla sanat ve sporun arasındaki benzerliklerin daha fazla olduğu kanısına varılabilirdi. Bununla beraber, bilimin doğrudan pragmatist olduğu, sanatlar ile sporların ise dolaylı olarak bir fayda sağlamak amacı güttüğü düşünülebilirdi. Aytekin Duran, bu bakımdan çok değişik bir açıdan konuya yaklaşmış olup bizlerin ufkunda farklı bir şablon oluşmasına da katkıda bulunmuştur. Konuşmasının arasında kişisel gelişimin ne olduğunu da sormuştur. Ki, bu da çok göreceli bir şey aslında.
Kendisini, yeni söyleşilerde görmek dilediğiyle. Umarız bundan sonraki Kocaeli Kitap Fuarları daha verimli olurlar.
Nice kitap fuarlarını görmek ve anlatmak dilediğiyle. Esen kalın.