Boğaziçi Üniversitesi’nde yaşanan kafe krizi büyüyor. Eski kafelerinde çay ve kahve satışının yasaklanmasına itiraz edip protesto gösterilerine katılan okulun öğrenci kulüplerinin yönetim kurulu üyeleri bugün görevden alınırken söz konusu kulüplerin ve protestoya katılan öğrenci topluluklarının çalışmaları bir ay süreyle askıya alındı.
Son birkaç senedir protesto ve eylemlerle gündemden düşmeyen Boğaziçi Üniversitesi’nde şimdi de ”kahve” ve ”kafeterya” krizi patlak verdi. Gazete Oksijen’de yer alan habere göre okulun kuzey kampüsünde bulunan Kuzey Kafeterya’nın kirasında yüksek bir oranda zam yapıldı akabinde söz konusu kafeterya kapandı. Daha sonra onun yerine Türkiye menşeili bir kahve zinciri ile ortaklaşa kurulduğu öne sürülen Ethos Cafe isimli yeni bir kafe açıldı fakat bu kafede fiyatlar oldukça yüksekti ayrıca bu duruma paralel olarak yeni açılan kafenin yerinde yer alan Zemin Cafe’de de çay ve kahve satışı okul yönetiminin kararıyla durduruldu.
Öğrenciler de bu duruma tepki göstererek okulda eylem yaptı. Kuzey kampüsünde toplanan öğrenciler “Sermayeye geçit yok”, “Pahalı masalarınıza ucuz kahvelerimizle geliyoruz” yazılı pankartlarla yönetimin bu karara tepki gösterip özellikle kahve dükkanındaki yüksek fiyatların kampüs içinde ticaretin ön plana çıkmasına ve öğrencilerin haklarının ihlal edilmesine yol açtığına dikkat çekti. Öğrenciler ayrıca söz konusu işletmeye tepki olarak açtıkları ”İşgal Cafe” adlı yerde kendi çay ve kahvelerini yaptı.
ÜNİVERSİTEDEN YALANLAMA GELDİ
Üniversite yönetiminden ise bu iddiaları yalanlayan bir açıklama geldi, yönetim açıklamasında söz konusu kafenin hiçbir kahve markasıyla bağlantısının bulunmadığını belirtirken açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“Kuzey Kampüsümüzdeki kafe işletmesine yönelik eylemlerle ilgili son günlerde basında yer alan haberler üzerine açıklama yapma gereği doğmuştur.
Haberlere konu olan ve uzun yıllardır farklı bir işletmeci tarafından işletilen kafe, öğrencilerimize daha kaliteli ve uygun koşullarda hizmet sunmak amacıyla hazırlanan teknik şartları karşılayan başka bir girişimci tarafından ihale yoluyla kiralanmıştır. Söz konusu işletme, kamuoyunda yer alan iddiaların aksine herhangi bir kahve markasının iştiraki değildir.
Üniversitemizin hizmet verilen alanlar kapsamındaki temel önceliği, öğrencilerimize sağlıklı bir yeme-içme ve ders çalışma ortamı oluşturmaktır. Bu doğrultuda öğrencilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde gerekli düzenlemeler yapılmış ve işletme koşulları iyileştirilmiştir.
Özel teşebbüse kiralanmış alanda kimi öğrencilerimiz tarafından gerçekleştirilen işgal eylemi, işletme hakkının engellenmesinin yanı sıra üniversitemizdeki barış ortamını da olumsuz etkilemiştir. Kampüsümüzde çoğulcu ve çeşitliliğe büyük önem veren eğitim-öğretim faaliyetlerinin korunması amacıyla, eylemlerde provokatif rolü olduğu tespit edilen bazı öğrencilere üç gün kampüse giriş kısıtlaması getirilmiş ve haklarında idari soruşturma başlatılmıştır.
Boğaziçi Üniversitesi olarak, uluslararası standartlardaki eğitim süreçlerimizin sağlıklı ve kesintisiz biçimde sürdürülmesi için titizlikle çalışıyoruz. Bu süreçleri sekteye uğratabilecek ve üniversiteye zarar verebilecek eylemler, dünya çapındaki saygın üniversiteler tarafından asla hoş görülmediği gibi kurumumuzda da kabul edilemez.”
Bugün ise konuyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı, üniversiteye kayyum olarak atanan Naci İnci Türk Ceza Kanunu’nun 154’üncü maddesine göre açıkça suç olan bir eyleme teşvik etmelerini gerekçe gösterip dünkü eylemlere katılım gösteren öğrenci kulüplerinin ve topluluklarının okul içindeki etkinliklerini bir ay süreyle dondurma kararı alırken söz konusu kulüplerin yönetim kurullarında yer alan öğrencileri de görevlerinden aldı.